Çocukluktan beri “günün birinde kalp sorunu olabilir” stresiyle yaşamayanlar bilmezler bu durumu. Herkes normal normal yaşarken benim niye kalp krizi riskim olsun ki? Çünkü göbeğim var, çünkü orantısal olmayan bir vücut formasyonum var (büyük göbek kısa boy gibi) boy kilo dengesi diye bir şey yok, aile geçmişinde 60 yaşını gören erkek yok, kadınlı erkekli kalp sorunu olmayan yok… Bütün bunlar bana her zaman ve daima günün birinde kalple ilgili sorun olabileceğini söyleyip durdu. İnsan psikolojisi o kadar enteresan ki bir noktada bu fikre alışıp benimsiyorsunuz. Hani biri size gelip öleceksin dese “ha öyle mi ya tüh… neyse ne yapalım” der
Bir mekandayız. Ortama girince yaş ortalamasını bir puan yükseltiyorum o derece gençler var ortamda. Ortamda DJ coşturmak için Türkçe çalıyor. Ama orası
MoreBazı adamlar vardır asla öyle ortalara düşüp bar bar bağırmazlar yaptıklarını. Onlar gölgedeki adamlardır ve güneş gibi birilerini aydınlatır, büyüme ihtimali olanların
MoreBridge Over Troubled Water Bir Paul Simon bestesi… 1970 yılında yayımladıkları albümde çaldı ilk kez… Yayımlandığı yıl birçok ülkede bir numaraya yükseldi. Birçok dile
MoreBir Sandra Kim vardı. Seksenlerin kralıydı. 72 doğumlu bu hanım kızımız, daha 14 yaşında, 1986 yılının eurovision yarışmasında Belçika adına birinci oldu.
MoreBundan sadece birkaç hafta önce bir arkadaşım vasıtasıyla Eurovision’a katılmak için İrlanda’nın 5 finalistinden biri olmuş Inchequin grubuyla tanıştım. Gerçekten ilginç bir
MorePop tarihimiz entelektüel tarihimizle aynı hizada gitmiyor. Eskiden dinlediğimiz şarkları sonradan öğrendiğimiz şeylerle harmanladığımızda karşımıza çok acayip şeyle çıkıyor. Alpay’ın çalıp söylediği
MoreBiz yıldırımlar yaratan bir ırkın ahfadıyız. İngilizler ise pop kültürüne geçecek ikonlar yaratan bir neslin çocuklar. Ne yazık ki bu neslin çocukları
MoreEnrico Macias Türk müzik tarihinin en çok “çalınan” şarkıcılarından biri. Türkiye’ye birkaç defa gelip Ajda ile burada ve Fransa’da konserler veren bu
MoreRaskolnikov24 ve Karenina26, gökyüzünü alev alev yakan bir günbatımında üstünde martıların uçtuğu, ara sıra yunusların çıkıp havada taklalar atıp tekrar daldığı bir
Moreİnsanlar sanki kendileri iyi bir zekaymış gibi kendilerine benzeyen yapay zeka robotlar üretmek istedi tarih boyunca. Kendi kendine düşünen ve hatta karar
MoreSinemacıları teker teker eserleriyle değil toplu portföyleriyle incelemeye bayılırım. Bir film seyrettim. Yönetmenini biraz inceleyince aslında tüm filmlerini seyretmiş olduğumu anladım. Bu
MoreŞu anda televizyonda oynamakta olan Westworld dizisi ve orijinali kesinlikle öyle bir çırpıda yiyip bitirebileceğiniz bir sabun köpüğü değildir. Özellikle orijinali bilim
MoreKorku filmlerinin sinema ya kattığı ve ondan aldığı çok şey var. Ben yaş itibarıyla daha çok korku filminin çekildiği, sinema ve videoya
MoreMr. Spock karakterinin Star Trek dizi ve filmlerinde söylediği enteresan sözleri topladım. Bunları arka arkaya koyunca Leonard Nimoy’un hayatımıza kattıklarımızı daha iyi
MorePhilip K.Dick… Bilim kurgunun babası hala oğlu gibi saçma tanımlara girmek bence yanlış. Değişik bir düşünce yapısı vardı. Zamana takıntılıydı ve bunu
MoreCennet yan gelip yatacağın bir bahçe değil, dünyadaki hayatını anlayacağın bir aydınlanma mekanıdır (Five People You Meet in Heaven)
MoreBu bir iletişim yazısıdır. Başka anlamlar aramak ve şüpheci olmak, güzel ancak gereksiz bir enerji kaybıdır. Şarlatan kelimesinin orada burada duymuş olabilirsiniz.
Moreİnsanların yalnız olmadığı ve her zaman yanlarında kendileri gibi birilerinin olduğu savı, derin bir kendini kandırmacadır. Sonsuza dek yaşayacağız, hiç ölmeyeceğiz gibi.
MoreSon zamanlarda yabancı medya organlarının Türkiye’ye olan ilgisini yakından görüyoruz. Şöyle bir bakacak olursak… Independent Türkiye’ye geldi besleyici Suud sermayesi ile birlikte.
MoreGazetecilik yapan biri olarak minik minik notlar almıştım geçen 10 yıl içinde. Onları sizinle paylaşmak istiyorum: Bir zamanlar bir şirketten bilgi alabilmek
MoreSeçimin içinin nasıl olduğunu size içinde bulunan bir insan olarak anlatayım istedim. O öyleydi bunu böyle yapmışlar diyenler için önemli bir kaynak
MoreKeynote speaker diye bir kavram var. Belli başlı bazı abiler ve ablalar, vizite başına belli ciddi ücretler kesip belli korularda havalı konuşmalar
MoreZor zamanlar yaşıyoruz kendini ifade etmek, doğru bildiklerini anlatmak ve farklı konuşmak için. Yazılacak yerler azaldı. Yazacak insanlar azaldı. Doğrunun ciddiyeti o
Moreİtibar yönetimi ip cambazlığı gibidir: Ne kadar yüksekte olursanız o kadar tehlikelidir. Elinize aldığınız çubukla kimseye vuramaz, kimseyi de dürtemezsiniz. Ama o
MoreDoğan Grubu, televizyonlarında çalışan İrfan Değirmenci’nin işten çıkarılmasıyla ilgili bir açıklama yaparak bunu savundu. Doğan Yayın İlkeleri Kurulu Başkan Vekili Volkan Vural, yaptığı açıklamada
MoreHavasızlıktan ölmek ve susuzyktan ölmek gelir insanların aklına genellikle. Ölünen bazı yoksunluklar vardır. Empati bunlardan değildir belki. Ama olmalıdır. Ben olayı bir
MoreAmerikalılar bu televizyon işinde çok ileri gittiler. Oysa TV başlangıcından beri İngilizlerin iyi olduğu bir şeydi. Gerek diziler, gerek show programları… Ama
MoreGörüntülü görüşmenin hayal olduğu 1970’li yıllarda bir uzay istasyonu hayal edip ondaki tüm görüşmeleri görüntülü olarak düşünmek…
MoreDavid Shore Kanada’nın Londra şehrinde doğmuş bir prodüktör. Her çok para kazanan TV prodüktörü gibi Yahudi… Aklında hep polisiye çekmek var. CSI ve
MoreŞirin komser, şirin insan. Çok zeki, ama bir o kadar savruk… Neye neden yaptığını, sırları nerede nasıl çözeceğini bir türlü anlayamıyorsunuz. Aslında
MorePamuk Prenses bir masal kahramanı olabilir. Ama Pamuk Prenses içinde geçtiği masalın kahramanı değilir. O masalın kahramanı sihirli aynadır aslında. Masalın gidişatını,
MoreBeklemeye tahammülünüz yok. Okumaya vaktiniz yok. Anlamak için üstünde vakit geçirmeye enerjiniz yok. Bu da sizi galeri haberciliğine doğru itiyor. Siz artık gözlerinizle değil
Moreİnsanın kendine has ve kimseyle paylaşmadığı bazı konular vardır. Bunu ne büyüklerinize ne küçüklerinize ne hayat ortağınıza… En yakınlarınıza bile anlatamazsınız. Kaka
MoreYakın tarih hatırlamak önemli bir meziyettir. Ama hatırlamayanlar için tarihi hatırlatmak çok daha önemlidir. ABD’de yapılan 2004 seçimlerinde George W. Bush (oğul
MoreUzun zamandır herkes PR dünyasının yaşadığı zorluklardan bahsediyor. Ölüyor, bitiyor, gelecek beş yılı göremeyecek hep anahtar kelimeler. Peki neden kötüye gidiyor veya
MoreEinstein’ın sevmediği ama başarılı olduğu bir ilköğretim okul hayatının son gününün belgesi bu. İsviçre’de Aaru’da Argovian Kantonu Okulu’ndan mezun oluyor. 3 Ekim
MoreHz. Muhammed resimleri insanları ölmesine neden olurken milyonlarca insanın da rencide olmasına üzülmesine yol açıyor. Ben bu konuyu ülkenin en yetkili ağızlarına
MoreDiyanet işleri başkanı bir milyon liralık bir Mercedes aldı. Kendisi daha ucuza aldı ama sonuçta bir milyon liralık araba kullanıyor. Ben de kafası
MoreAlev Alatlı George Orwell bugün yaşasaydı Erdoğan’ı alkışlardı dedi. Orwell… Benim en sevdiğim yazar… Peki neden sever ve alkışlardı acaba? Orwell’i ne
MoreBaşladıktan tam 16 gün, 4 saat sonra şiddet durdu. Nedensiz başlamış, nedensiz durmuştu. En azından çevredekiler öyle sanıyorlardı. Askeri birlikler temkinli bir
Ülkenin anaokul kavramıyla ilk tanıştığı yıllardı. Büyük şehire yeni gelmiş ailem burada yalnız ve çok çalışmak zorunda oldukları için o minicik yaşıma
Hava delinmişti sanki. Bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyordu. Yerler yer yer çamurluydu. İnsanlar kapkara şemsiyelerini açmışlardı yağmura ve birbirlerine karşı. Birbirlerine dirsek teması
Kimseler bilmeyecekti onun dehasını. Bilmemeliydi de zaten. Hani Amerika’da olsa, dünya kadar paralar kazanan bir makina mühendisi olabilirdi. Ama olduğu yerde mutluydu
Her şey bir masal gibiydi. Aslında masaldı ya neyse. Külkedisi prensin atının eğerine dikkatlice oturtulmuştu. Prensin korumaları etrafa “oğlum biz kimiz biliyo
Herkes yanlış biliyordu. Pinokyo babası Gepetto tarafından yalnızlığını gidermesi için yapılmamıştı. Gepetto neyin ne olduğunun bilinmemesi için aptal bir aracıydı. Zaten değil
Başta her şey iyiydi. Sonradan acayipleşti. Beraberken konuşuyor ve anlaşıyorduk. Aramızdaki anlaşma her konuda fikir birliği sağlama değil onun söylediklerini anlama ve
Adam asabi adımlarla alışveriş merkezinden içeri girdi. Artık orta yaşta olmadığını bilen adımlar, eskisi kadar hızlı götürmüyordu giderek irileşen gövdesini. Alışveriş merkezi
Galaksinin sıradan takımyıldızlarından birindeki bir gezegende hayat her zamanki akışında sessizce ilerliyordu. Gezegende iki canlı türü vardı: Minyonlar ve makronlar. Kendi içlerine
“Kendini iyi hisset dedim sana” dedi adam. Kadının elleri kolları bağlıydı. Bu adam tarafından kaçırılmıştı. Adamın kim olduğunu bilmediği gibi üç gün
Yaşadığı travmalar onu evde yaşamaya mahkûm etmişti. Kolay değildi. Çocukken evlerine giren bir gürültücü bir hırsız babasını uyandırmıştı. Eğer babası “kedidir kedi”
İnsanlık tarihinin en önemli zamanlardan birinde yaşıyorlardı: Ölümsüzlük mümkün olacaktı. Ölümsüzlüğü kazanmak için çok zorlu yollardan geçmişti insanoğlu. Ne ilaçlar, ne doğal
Korkunç bir trafik kazasıydı. Oysa her şey ne kadar da güzel başlamıştı. Ailelerden ilk defa beraber tatile çıkmak için izin almışlardı. Arabayı
1980’in başlarında 10 yaşındaysanız hayatınızda değişen tek şey etrafta daha çok asker görmeniz olurdu. Akşam hava kararıp annemiz artık son tehditleriyle eve
İnsanı bir noktadan alıp diğerine götürecek tüm şartlar hazırdı artık. Genetik şifreler tam anlamıyla çözülmüştü. Herşeyin başı ve sonu biliniyordu. Bilgisayarlar uzun
Cüceler sinirli ve şaşkın bir biçimde baktılar Pamuk Prenses’e… “Ne demek eğer buradan bir pres geçerse sizi bırakıp giderim” diye sordu sinirli
Hava boğucu derecede sıcaktı. Avrupa’nın batısında gün boyu gitmeyen, kimilerinin bunalıma girip intihar etmesine neden olan bulutlar o bölgede kurtarıcı olarak tanımlanıyordu.